18 Mayıs 2012 Cuma

Fransa'dan mi geliyorsun?

Hayatimda "yenilik" yapmayi.. Bir isyerindeki "yeni" kisi olmayi, "yeni" arkadaslar edinmeyi.. kisaca "yeni" kavramini neden bu kadar cok seviyorum? Sanirim her yenilikte eskilerin uzerini cizip yeni bir sayfadan baslayabildigimiz icin. Soyle soyleyeyim: yeni isyerinde insanlarin hakkimda bildigi 2-3 seyden biri, Fransa'yla alakali bir kisi oldugum (Bazilari surekli gittigimi dusunuyor, bazilari erkek arkadasimin orada oldugunu - ki iki gorus de umurumda degil).. 3 gun ortadan kayboluyorum mesela, ofise geldigimde aldigim ilk tepki "Oooo Fransa'dan mi geliyorsun?" Hakkimda varabilecegi tek yargi bu abinin. Bu ne super bir seydir Allah askina? Kimse ama kimse, hakkimda 4 aydan daha geriye gidemiyor. Bu, -hayatimla ilgili edinecekleri bilgi kapasitesinin tamamen benim kontrolumde olmasi durumu- beni acayip mutlu ediyor. Hatta ozgur kiliyor diyebilirim. Ben gecmisle yuzlesmek istemedikce, gecmis pesimden gelemeyecek. Her seferinde "yeni"den sifirlayabilecegim hayati. Eskilerden bir deyis vardir ya "Bir agac dustugunde kimse gormemis/duymamissa o agac dusmemistir".. Benim "olmayan" yaralarim, "acilarim" veya "pismanliklarim" da, onlari yasadigim kisilerden uzak durdugum surece aslinda yoklar. 

Hiç yorum yok: